Grip için şifalı bitkilerTÜRKİYE CANIM FEDA

 

Kış aylarında doktorlara en sık sorduğumuz soru şu ; grip olmak üzere olduğumu hissediyorum, hangi antibiyotiği kullanırsam bu durumu en az zarar ile atlatırım ?

Kişiler hem tedavi olmak hem de önlem almak için antibiyotiklerden medet umuyor. Bu en fazla iş gücü kaybına neden olan hastalık ile mücadelede fakat malesef işin iç yüzü hiç de öyle değil.

Gribe neden olan etken mikrop türü virüslerdir, Fakat antibiyotikler sadece bakterilere karşı etkilidir, virüslere karşı ise etkisizdir, olay bu kadar basit yani!

Etkisiz olmasının yanısıra, gereksiz yere aldığınız her antibiyotik hapının kemik iliğinize, kan değerlerinize, böbreklerinize, cildinize ve bağırsaklarınıza zarar vermektedir.


Peki, grip olacağımızı hissettiğimiz zaman ne yapmalıyız? Tabii ki doğadan yardım alın diyeceğiz bu konuda, doğa bu konuda da oldukça cömert davranmış..

İşte grip olmanızı önleyecek, grip olduysanız yatıştıracak şifalı bitkilerin en etkilileri...

Bunları ister tek tek, isterseniz de karışık çaylar hazırlayarak içebilirsiniz.


Ekinezya

Gripteki en önemli etkisi bağışıklık sistemini güçlendirmesi. Bağışıklık sistemimizde zaten grip virüsünü tabiri caizse 'yalayıp yutan' doğal öldürücü hücrelerimiz olan akyuvarlarımız vardır ve ekinezya bunların hem sayısını hem fonksiyonlarını artırmaktadır.

Dikkat edin, grip olmuş bir kişiyle her karşılaştığınız zaman grip olmazsınız, bağışıklık sisteminizin zayıf olduğu stresli ve yorgun dönemlerinizde olduğunuz zaman
bu mikroba yakalanırsınız.

Meyan kökü

Hem bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi, hem de içerdiği virüs öldürücü onlarca antiviral doğal antibiyotik ile meyan kökü Allah'ın sanki virüs enfeksiyonları için yaratmış olduğu bir bitki gibidir. Hele bu etkilerine bir de balgam söktürücü ve öksürük giderici özelliklerini eklediğimizde meyan kökünün grip için ideal olduğu apaçık ortaya çıkmaktadır.

Hepatitlerde de mucizeler yaratmaktadır, ancak bu ciddi durumda mutlaka doktor kontrolünde ve ekstre, kapsül gibi konsantre formlarını kullanmak gerekmektedir.
Meyan kökü; Yüksek tansiyon, şeker ve böbrek hastalığı olanların da kontrollü kullanması gereken bir bitkidir.


Karabaş otu

Karabaş otunun içeriğinde 70 den fazla bir birinden farklı antibiyotik tespit edilmiştir. Hem bakterilere hem de virüslere karşı oldukça etkilidir. Gribal enfeksiyonlarda bazen virüslerin tahriş ettiği üst ve alt solunum yolları mukozasına bir de bakteriler hücum ederler, bu gibi durumlarda oldukça etkilidir.

Kekik

Hemen hemen herkesin evinde bulunan bu kekik gribe karşı etkilidir. Bir çok doğal antibiyotiği bünyesinde barındıran bir başka kıymetli bitkidir. Hem çay hem de baharat olarak düzenli kullanılması gribi önlemektedir. Tazesi bulunursa salata olarak tüketilmesi daha da etkili olacaktır.

Sarımsak

5000 yıldır ilaç olarak kullanılan bu kıymetli sebze mutfağımızdaki en kuvvetli doğal antibiyotiktir. Hem virüsleri, hem bakterileri hem de mantar ve parazitleri öldürücü etkisi vardır. Mısır piramitlerinin yapımı sırasında işçilerin salgın hastalıklardan sarımsak yedirilerek korunduğunu tarih kitapları yazmaktadır.

Her yeni çıkan antibiyotiğe bir kaç yıl sonra mikroplar tarafından direnç geliştirilip, işe yaramaz hale gelmelerine rağmen 5000 yıldır bu doğal antibiyotiğe direnç gelişememiştir, çünkü sarımsağın içeriğinde bir değil yüzlerce antibiyotik bulunmaktadır ve mikroplar birine direnç geliştirse diğerine geliştiremezler.

Siz her zaman doğaya güvenin, sağlıklı kalın...

Dr. Elif Güveloğlu

 

 

0 yorum

Balkabağı ve balkabağının faydaları

 

1800 yıl önce yaşamış olan Bergamalı ünlü hekim Galen ve 800 yıl önce yaşamış olan Buharalı ünlü Türk hekimi İbni Sina, balkabağının şifa veren özelliklerini kitaplarında pek çok kez anlatmışlardı.

İbni Sina bu mucizevi sebzeyi özellikle kanser hastalarına önermiştir.

 

Balkabağının en önemli özelliği; çok yüksek miktarlarda beta karoten içermesidir. Karoten, cildimizi ve ağzımızdan anüse kadar tüm beden boşluklarını döşeyen yüzey dokunun kendini yenilemesi, onarması için gerekli bir vitamindir.

 

Sağlıklı bir bağışıklık sistemine sahip olmak için de beta karoten gereklidir. Çünkü bağışıklık sistemimiz bizi hem mikrobik hastalıklardan hem de kanserden koruyan en önemli savunma sistemidir.

 

Turuncu renkli bu sebze mineral bakımından da oldukça zengindir. Balkabağı; Demir, potasyum, sodyum, fosfor, kalsiyum ve magnezyum içermektedir.. Çocuklarda sağlıklı kemik gelişimine katkıda bulunur. Demir içermesi nedeni ile kansızlığı önler.

 

 

BALKABAĞI KANDAKİ YAĞ ORANINI DÜŞÜRÜR

 

Balkabağı, bilinen en güçlü antioksidanların bir çoğunu bir arada içermektedir.

 

Daha önce de bahsettiğimiz gibi, antioksidanlar vücudumuzun 'paslanmasını' önleyici maddelerdir. Bir çok kronik dejeneratif hastalığa, Alzheimer'a, erken yaşlanmaya ve kansere karşı koruyucudur.

 

İçeriğindeki yüksek doz beta karotene bağlı görme keskinliğini artırıcı etkisinin, Alzheimer'dan koruyucu etkileri ile birleşmesi bu sebzeyi bilgisayar başında uzun süre çalışanlar için de bir kurtarıcı haline getiriyor. Hem göz, hem de beyin sağlığı için mükemmel bir besindir.

 

Şeker içermesine rağmen kalorisi çok yüksek değil, ılımlı miktarda şeker hastaları bile tüketebilir.

 

Bol miktarda lif içermektedir, içerdiği bitkisel lifler gıdalar ile alınan toksinleri, zararlı yağların bir kısmını sünger gibi emer ve kolesterolün, kandaki zararlı yağ oranının düşmesine yardım eder.

 

Bu lifler bağırsaklarda su çekip kitle etkisiyle bağırsak hareketlerini artırırlar.

 

Hem bu etkisi hem de toksin emici etkisiyle balkabağı mide ve bağırsak kanserlerine karşı koruyucu kalkan oluşturur. Bol lif içeren sebze ve meyvelerin düzenli tüketilmesinin kilo kontrolünde de önemi büyüktür. Kabızlık ve hemoroid sorunu olanlar için de mükemmel bir sebzedir.

 

Bu harika sebzeyi, çorba, tatlı, pasta, kek, muhallebi ve reçel olarak tüketebilirsiniz.

 

 

 
Başa Dön

Su içmenin faydaları

 

Neden su içmeliyiz?

 

İranlı doktor Batmanghelidj'in "Su / Hasta Değil Susuzsunuz" adlı kitabından, bedenimizin su içmek için ihtiyaç duyduğu 46 sebep:

 

 

1- Hiç bir şey su olmadan yaşayamaz.

 

2- Göreceli su yetersizliği vücudun bazı fonksiyonlarını önce bastırır, sonra öldürür.

 

3- Su temel enerji kaynağıdır.

 

4- Su vücudun her hücresinde elektriksel ve manyetik enerji üretir, bize yaşam gücü verir.

 

5- Hücre yapısındaki maddeleri birbirine bağlayan bir yapıştırıcıdır.

 

6- DNA hasarını önler ve onarım mekanizmalarının daha iyi çalışmasına yardımcı olur, böylece üretilen anormal DNA sayısı azalır.

 

7- Bağışıklık sisteminin merkezi olan kemik iliğinde, bu sistemi kanser de dahil olmak üzere, çeşitli hastalıklara karşı güçlendirir.

 

8- Bütün besinlerin, vitaminlerin ve minerallerin temel çözücüsüdür. Vücutta besinleri küçük parçalara ayırır, sindirimlerinde ve son metabolik aşamalarında görev yapar.

 

9- Besinlere enerji verir ve parçalanan besinler sindirim sırasında bu enerjiyi vücuda aktarır. Susuz yenen yemeğin vücut için hiçbir enerji değeri yoktur.

 

10-Su, besinlerdeki gerekli öğelerin emilimini artırır.

 

11-Bütün öğelerin vücuda taşınmasına yardımcı olur.

 

12-Akciğerlerde oksijen toplayan kırmızı kan hücrelerinin çalışma verimini artırır.

 

13-Hücreye ulaşan su, o hücreye oksijen verir ve atık gazları vücuttan atılmaları için akciğerlere taşır.

 

14-Vücudun çeşitli bölgelerinden zehirli atıkları toplar ve atılmaları için karaciğer ya da böbreklere taşır.

 

15-Eklem boşluklarındaki temel yağlayıcı maddedir, artrit ve sırt ağrılarının oluşumunun önlenmesinde yardımcı olur.

 

16-Omurgadaki diskleri "şok emici su yastıkları"na dönüştürür.

 

17-Bağırsakları en iyi çalıştıran yağlayıcı maddedir, kabızlığı önler.

 

18-Kalp krizi ve felce karşı koruyucudur.

 

19-Kalp ve beyin damarlarında pıhtılaşmayı önler.

 

20-Vücudun soğutma ve ısıtma sistemleri için vazgeçilmezdir.

 

21-Düşünme başta olmak üzere, bütün beyin fonksiyonları için bize güç ve elektriksel enerji verir.

 

22-Serotonin ve diğer norotransmitterlerin (sinir ileticileri) üretimi için vazgeçilmezdir.

 

23-Melatonin de dahil olmak üzere, beyinde üretilen bütün hormonların yapımı için gereklidir.

 

24-Çocuklarda ve yetişkinlerde dikkat yetersizliği sorununa çözüm getirir.

 

25-Çalışma verimini artırır ve dikkat aralığını büyütür.

 

26-Su dünyadaki diğer bütün içeceklerden daha kolay bulunabilir ve hiçbir yan etkisi yoktur.

 

27-Stres, gerginlik ve depresyonun hafiflemesine yardımcı olur.

 

28-Uykuyu düzenler.

 

29-Yorgunluğun giderilmesine yardımcı olur ve bize gençliğin enerjisini verir.

 

30-Cildi yumuşatır ve yaşlılık belirtilerinin azalmasına yardımcı olur.

 

31-Gözlere canlılık ve parlaklık verir.

 

32-Glokomdan korunmamıza yardım eder.

 

33-Kemik iliğinde kan üretim sistemlerini düzenler, lösemi ve lenfoma oluşumunun önlenmesine yardımcı olur.

 

34-Vücutta enfeksiyon ve kanser hücrelerinin geliştiği bölgelerde bağışıklık sistemini güçlendirmek için çok gereklidir.

 

35-Kanı sulandırır ve dolaşım sırasında pıhtılaşmasını önler.

 

36-Kadınlarda, adet öncesi ağrıyı ve ateş basmasını hafifletir.

 

37-Kalp atışıyla birlikte kanı sulandırıp dalgalandırarak dolaşımdaki katı maddelerin dibe çökmesini engeller.

 

38-İnsan vücudunda dehidrasyon sırasında kullanılabilecek bir su deposu yoktur. Bu nedenle gün boyunca düzenli olarak su içmemiz gerekir.

39-Dehidrasyon cinsellik hormonunun üretimine engel olur, bu iktidarsızlık ve libido kaybının başlıca nedenlerinden biridir.
40-Su içtiğiniz zaman susuzluk ve açlık duygularını ayırt edebilirsiniz.
41-Kilo vermenin en iyi yolu su içmektir. Düzenli aralıklarla su için ve sıkı bir rejim yapmadan zayıflayın. Acıktığınız zaman aşırı yememeli, ama susadığınızda suyunuzu içmelisiniz.
42-Dehidrasyon doku boşlukları, eklemler, böbrekler, karaciğer, beyin ve deride zehirli çökeltilerin birikmesine yol açar. Su bunları temizler.
43-Su, gebelikte sabah bulantılarını azaltır.
44-Zihin ve vücut fonksiyonlarını bütünleştirir. Karar verme ve hedefleri belirleme yeteneğini artırır.

45-Yaşlılıkta bellek kaybının önlenmesine yardımcı olur. Alzheimer, Multipl Skleroz, Parkinson ve Lou Gehring hastalıklarının riskini azaltır.

46-Kafein, alkol ve bazı ilaçlara duyulan bağımlılığın giderilmesine yardımcı olur.

Başa Dön



LİMON VE SARIMSAGIN MUCİZESİ


Limon suyu ve sarımsak mucizesi....

2 Litre limon suyu, 40 diş soyulmuş ve ezilmiş sarımsak, ağzı sıkı
kapanan koyu renkli veya üzeri kağıtla kapatılmış bir kavanoz lazım. Limonların
suyunu iyice sıkıp kavanoza doldurunuz, soyulmuş 40 diş orta
boy sarımsağı yıkamadan ve ezerek limonun içine atıp kavanozun kapağını
kapatıyoruz, 25 gün boyunca normal ılık bir yerde saklanıp her gün çalkanacak,
(sarımsaklar iyice erimiş olacak) 25 gün sonra kavanozu açıp her sabah aç
karnına yarım veya içebiliyorsa
bir çay bardağı içiyoruz kavanoz bitene kadar içilecek, kapağı hep kapalı
olacak, kavanoza asla su, şeker v.b. karıştırılmayacak ancak çay
bardağına aldığınız kısmını dilersek sulandırarak içebiliyoruz bunu içtikten
sonra en az yarım saat bir şey yiyip içilmeyecek, yarım saat geçtikten sonra
kahvaltı yapılacak mümkünse her sabah aynı saatte içilecek.

% 100 KANITLANMIŞ YARARLARI

1-Tüm damar iltihapları (vaskülir) tedavi ediyor,
tıkanan damarları açıyor, damar sertliklerini ve hipertansiyonu önlüyor.
2-Kollestrol ve lipidi düşürüyor zararlı yağların yakılmasını
sağlıyor, kilo verdiriyor (bazal ****bolizmayı hızlandırıp yağların
yakılmasını sağladığı için iştahı açıyor bu dönemde diyete dikkat etmek
gerekiyor) şekeri düşürüyor, pankreasın yenilemesini sağlıyor.
3-Böbrek ve safra taşlarını eritiyor idrar
söktürüyor vücuttaki şişkinlik ve tüm dokulardan ödemi kaldırıyor.
4-Helycobeacter pylori adlı ülser mikrobunu öldürerek mide ve oniki
parmak bağırsağı ülserinin kesin tedavisini yapıyor.
5-Tüm romotizmal iltihabı önleyip, her tür romotizmal ağrıları
dindiriyor, kireçlenmeyi önlüyor, eklem düzeylerinin yenilenmesini sağlıyor her
türlü ağrıyı kesiyor.
6-Beyin hücreleri ve tüm sinir sistemlerinin yenilenmesini sağlıyor
sinirdeki aksiyon potansiyelini düzenleyip ileri-refleks hızını
artırıyor,felçlere ve VERTİGO'da fayda veriyor.
7-Vücudun bağışıklık sistemini son derece kuvvetlendiriyor, ve her
türlü alerjiyi özellikle damarsal kökenli ve strese bağlı cilt alerjilerini
kökünden kesiyor, kansere karış tüm vücudu koruyor.

N O T : İlacı hazırlayanın babasının koroner by-pass ile üç damarı
değişecekken bu ilaç sayesinde %100 tıkalı damarları açılmış ilaç
hazırlandıktan sonra sarımsaklar erir, koku etrafa yayılmaz. Kullanan
üç kişi ile görüştüm hep son derece memnun olduklarını adeta gençlik
iksiri olduğunu söylüyorlar. Bunu ilk defa Rus doktorlar bulmuş ve
uygulamışlar şimdi ABD'de uygulanmaya başlamış, tıp de devrim yaratacağı
söyleniyor ve sarımsak limon karışımından oluşan maddelerin kimyasal yapısı
çözülmeye çalışılıyor.

Sitemizde yer alan bilgiler paylaşım amaçlıdır. Lütfen uzmanlara sorularınızı kendilerine ait web sitelerinden sorunuz.

Başa Dön
 



























Bugün 8 ziyaretçikişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol